Pazar, Nisan 08, 2012

Ölüm

Biri ölür üzülürsün.
Sonra sandalyeye asılı hırkasını görürsün.
Ertesi gün giymek için çıkarıp bıraktığı,
hala buram buram o kokan hırkasını.
Yüzündeki her kırışıklığı,
ellerindeki her çizgiyi ezbere bildiğin birinin
sıcaklığını taşıyan o hırka yavaş yavaş soğurken
sen de soğuyacaksın, unutacaksın.
Her zaman unutulur.
Önce kokusunu,
sonra sesini,
ellerini,
yüzünü...
Ölüm, buz gibi soğuk.
Ölüm, boğazımda hiç geçmeyen yumru.
Ölüm, söylenmemiş sözler;
ertelenmiş hayatlar, keşkeler, hiç yaşanmamış hatıralar...
Ölüm, yavaş yavaş soğuyan hırkanın cebinde unutulmuş bir parça özlem.

ö.ö

-yazılmış bir şiiri, tekrar yazmak gibiydi; seninle olmak-

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder