Perşembe, Ağustos 02, 2012

Sivrisinek

Öyle çok yaş aktı ki, gözlerim kırmızı bir çanağın içine doldurulmuş su yosunları gibi görünmeye başladı. Öyle çok yaş aktı ki; şehirlerdeki ve kasabalardaki hiçbir palyaçonun sahip olamayacağı kırmızı burna sahip oldum. Ve öyle çok yaş aktı ki; dev beyaz peçetelerden oluşan dağı ne Ferhat ve Kerem ne de adını bilmediğim aşıklar delebildi. O gün akşama doğru, -Yahut sabaha. Aslında bundan hiç emin değilim.- tüm nefretimi ve öfkemi kaybettim. Sanırım bu iyi bir şey. Çünkü o günden sonra –sivrisinekler ve güvenilmezler dışında- kimseye böyle bir öfke duymadım. Çünkü birine öfke duyabiliyorsan onu seviyorsun demektir. Aynı zamanda o, senin kanını emiyor demektir.


ö.ö.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder